A) İlimizin nüfusu, yabancı ülkelerden İlimize gelen misafirlerle beraber 2.500.000 civarındadır. Bunlardan %10 engelli, %30 özel politika gerektiren kadın, genç ve uzun süreli işsizlerden oluşmaktadır. Engellilik oranlarına bakıldığında kanuni düzenlemeler tam teşekküllü bir sağlık kuruluşundan alınan %40 ve üzeri engellilik durumu sonrasında engelli olma vasfı kazanılmaktadır. Ancak sosyal, ruhsal, bedensel, zihinsel gelişmişlik düzeyi incelendiğinde %40 engellilik oranlarına ulaşmayanların da dezavantajlı konumda engelli oldukları görülmekte ve çok önemli iş ve işyerlerinde kendilerine aktif görev verilmemektedir. Bu husus engelli şahısları, ailelerini, aile fertlerini yakından ilgilendirdiği gibi, ildeki yerel yönetimin, mülki idarelerin, siyasi erklerin ve kolluk kuvvetleri ile Kamuya yönelik konuları da beraberinde getirmektedir.

B) Meslek edindirme ve istihdam edilebilirlikleri ilimizin geçmişten bugüne sektörel ve zanaat yönü incelendiğinde ahilik kültürünün çok yaygın olduğu, unutulmaya yüz tutmuş meslek ve zanaatların canlandırılması için kamuoyundan büyük taleplerin var olduğu bilinmektedir.

Ülkemizin bazı Bakanlıkları (ÇSGB) tarafından çıkarılan teşviklerden (İŞKUR-KOSGEB) Engellilerin faydalandırılmaları için bir takım çalışmaların yapılması gerektiği, engelli bireylerin İŞKUR girişimcilik eğitimine tabi tutularak kuracakları özel işyerleri için Devletçe sağlanan 50.000 TL’lik hibe programlarının bu kesimlere uygulanması için gerekli eğitim ve alt yapı çalışmalarının ivedilikle yapılması ve tarafları bilgilendirerek Devletin sağladığı teşvik programları sayesinde kendi ayakları üzerinde durmaları ve kimseye el, avuç açmadan kendi şeref, itibar ve güçleri doğrultusunda çalışarak hanelerine kazanç sağlayacak duruma getirilmeleri için aktif mücadele verilmelidir. Unutulmamalıdır ki insanlara ve insanlığa değer verildikçe üretkenlikleri artacak, sevgi ve saygı müesseseleri tesis edilecektir. Pasif durumdaki engelli bireyleri, işgücündeki aktif birey haline getirmek amacıyla hayata geçirilecek olan bu istihdam ve meslek sahibi olma teşebbüsü ülkemizin ve ilimizin kalkınması yanı sıra sosyal devlet olma ve sosyal entegrasyon sağlama hususlarında olmazsa olmazlarımızdır. Engellilerin çalışmasını sağlamak, iş ve meslek sahibi edindirmek ve diğer pasif durumdaki çalışmayan işgücünün de çalışmalarına sebebiyet verilecektir. Dolayısıyla işgücünün bütün aktörleri istihdama ve üretim sürecine dahil etmekle ülkenin ekonomisine, ihracatına ve zenginleşmesine sebep verileceği gibi, sosyal devlet olmanın gereklerini de yerine getirmiş olmanın hazzını yaşama şansı yakalanacaktır.

C) Özel politika gerektiren kesimlerin işgücüne katılmaları;

Özel politika gerektiren kesimler, ülkemizde sayıları çok fazla olan ve üretkenlikleri çok az olan kesimlerdir. Kadınlar, genç işsizler, uzun süreli işsizler, çocuklar, yetimler, kimsesizler, geçici koruma statüsündeki kişiler olarak sayılabilir.

Kadınların işgücüne katılmaları ile ülke nüfusunun %50’sine yakınının kadın olması bu alanda değerlendirilmiş olacağı düşünülmektedir.

Kadınlarımızın, sanayi kesimine yönelik mesleklerde az sayıda çalıştırılmaları, bölgenin geleneksel yapısı, örf ve adetler, kadın istihdamına yönelik tutumlar önde gelen nedenlerdir. Oysa kadının işgücüne dahil edilmesi, aile bireylerine ekonomik güç sağlayacağı gibi ilin ve ülkenin gelişmesine de katkı sunacak, aile reisinin de aile fertleri ile beraber daha sağlıklı, refah düzeyi yüksek, milli gelir düzeyi fazlalaşan ve çocuklarının eğitimlerin daha iyi olanakların tanınmasına vesile olunacaktır. Kadınların çalışabilmelerine ilişkin imkanların hazırlanması, kadın STK ve kuruluşlar ile paylaşılması, İŞKUR, KOSGEB, Kalkınma ajansları ve vb. kurumların meslek edindirme kurslarına dahil ederek ve sonrasında istihdamları veya kendi işlerini kurmaları yönünde aktif rol alınması ve aktivitelerin içinde bulunması önem arz eder.  Genç işsizlerin ve uzun süreli işsizlerin istihdam edilebilirlikleri yönünde kendilerine danışmanlık hizmetlerinin verilmesi ve işe uygun kişiyi tekrar uygun işlere yönlendirmelerini sağlayarak çalışabilecekleri ortamların sağlanması yönünde projelerin yapılması, işverenlikler nezdinde bu kesimlerin çalışmalarına imkan tanınacaktır; toplum yararına konu edilecek projelerin hayata geçirilerek Belediyeler, Kurumlar, Sanayi ve Esnaf kesiminin nezdinde çalışmalarının sağlanması için yetkili ve etkili taraflarla işbirliğinin yapılmasını sağlayarak bu alanlara destek olmak, mutlu bireyler olarak hayata tutunmalarını sağlamak her vatandaşın ve yetkili alanların asli görevi olmalıdır.