Yıllarca kamuda ve özelde profesyonel çalışmalarımın yanında çok sayıda sivil toplum örgütünde dezavantajlı gruplar için fahri olarak çalışmalar yapmış, çeşitli eğitimler vermiştim. 

2008 yılıydı. 

Bir an düşündüm. Gaziantep ekonominin can damarı bir kent. Kadınlı erkekli iktisatın neferliğini yürüten bu şehirde neden odalarda sektörünü temsilen iş kadını yok?

Nasıl aday olunuyor? Nasıl grup oluşturuluyor? Komite nedir? Meclis Üyeliği nedir? Sistem nasıl çalışıyor?

Kafamdaki bu sorularla Gaziantep gönüllüsü mümtaz insan rahmetli Saip Konukoğlu’nun yanına gittim. “Saip abi ben Ticaret Odası Meclis Üyesi olmak istiyorum. Bana sistemi anlatır mısın? ”  dedim. Engin tecrübesi ve yönlendirmesi ile çalışmalara başladım. Grubumdaki tüm listedeki adresleri ekip arkadaşlarımla tek tek dolaştık, yapacaklarımızı anlattık, onları dinledik.

Seçim bittiğinde 111 yılda seçilen ilk ve tek kadın meclis üyesi olduğumu öğrendim. Bu sevincimi babamla ve eşimle paylaşmak istedim. Ama yoklardı. Nurlarda yatsınlar. Ailem, dostlarım ve sevdiklerimle kutladım.

Görev süresince beşeri sermaye kazandım. Meclis üyesi arkadaşlarımla birlikte iş yapmanın, paylaşmanın verdiği mutluluğun yanı sıra, şehrimize, ülkemize neler katmakta olduğumuzu ve katabileceğimizi görmek bana gurur verdi.

Dört yıl görev yaptıktan sonra, tekrar seçimlere girdim. Kaybettim. Ama vazgeçmedim. Çünkü benden sonra kadınlar meclislere girmeye başlamıştı.  Benim için çok değerliydi bu gelişme.  Her ortamda kadınlarımıza meslek komitelerine ve meclislere girin çağrısı yapıyordum. Engelleyici hiçbir faktör yok. Yeter ki isteyin, çalışın, kazanın diyordum. Yol açılmasını beklemeyin. Ticaretin, sanayinin kadın neferleri olarak mücadeleyi bu platformlarda da gösterin.

Bugün 40. Dönemde de Meclis Üyesiyim. Bize inanan destekleyen grubumdaki tüm kişi ve kurumlara sonsuz teşekkürler. Mecliste sesiniz olacağımıza şahsım ve komitedeki tüm arkadaşlarım adına söz veriyorum.

Atatürk “ Türk kadını hiçbir alanda Avrupalı kadınlardan geri kalmayacak. Türk kadını daha büyük nesiller yetiştirmeye kabiliyetlidir. Kadınlarımız için asıl mücadele alanı, asıl zafer kazanılması gereken alan, kılık kıyafette başarıdan çok, bilgiyle, kültürle, gerçek faziletle süslenip, donanmaktır. Türk kadını, dünya kadınlarıyla el ele vererek, dünya barışı için, dünya huzuru için çalışacak, buna emin olabilirsiniz.” demiş.

Ekim ayı bayram ayı. Kadın ve erkeğin birlikte mücadelesinin bayramı, cumhuriyetin bayramı.

CUMHURİYET kadındır.