Tasarım odaklı bir mimari ofisi olmakla birlikte, tek bir binadan büyük ölçekli planlama projelerine kadar uzanan geniş bir yelpazede mimari hizmetler sunduklarını ifade eden Yılmaz, “Başarılı bir proje; fonksiyonelliği, ekonomikliği ve başarılı dış görüntüyü bir arada bulunduran projedir” şeklinde konuştu.

Her projede bir ana fikir ve temanın olması gerektiğini vurgulayan Yılmaz,”Tasarım kapsamında birden fazla alanda sorumluluk ve bilgi sahibi olmanın avantajlı bir durum olduğu kanısındayım. Bu bütüncül yaklaşım, müşteri beklentisi ile tasarım arasındaki dengeyi kurmanıza yardımcı oluyor” dedi.

Sayfalarımıza konuk olan Mesut Yılmaz’la sektör üzerine gerçekleştirdiğimiz o keyifli röportaj…

Öncelikle kendinizden bahseder misiniz?

Almanya'da doğup büyüdüm. İlkokul ve ortaokulu Almanya'da tamamladım. Liseyi ise Türkiye'de tamamladım.1991 yılında Selçuk Üniversitesi Mimarlık Fakültesi'ni kazandım ve 1995 yılında mezun oldum. Yaz tatillerimin tamamını mimari ofislerde ve şantiyelerde çalışarak geçirdim. Mezun olduktan sonra yurt içinde ve yurt dışında olmak üzere, birçok tanınmış ofiste ve şantiyelerde farklı alanlardaki projelerin tasarım ve uygulama süreçlerinde görev aldım. 2001 yılında mesleki olarak yeterli deneyim kazandıktan sonra Gaziantep'te, Mesut Yılmaz Mimarlık adı altında ki mimarlık ofisimi kurdum. Gaziantep ve yakın çevre illerde birçok proje yaptım. 2003 yılında Bağdat merkezde beş yıldızlı bir otel projesi ve uygulaması yaptım. Bir yıl süren bu uluslararası büyük proje uygulamasından sonra tekrar Türkiye'ye döndüm ve mimarlığa devam ettim. Geçen zaman sürecinde projelerin sayı ve büyüklüğü de artmaya başladı. Ayrıca Türkiye geneline yayılmaya başlayan işler gelmeye başladı. Türkiye'nin önde gelen mimarlık ofisleri ile yarışarak beş yıldızlı oteller ve alışveriş merkezleri gibi projeler yaptım. Bütün bu projeleri çok deneyimli ve başarılı bir ekip desteği ile yaptım. Mimarlığın bir takım oyunu olduğu düşüncesiyle hareket ederek My Trend adı altında yeni bir marka ve yönetim binası ile yola çıktım ve bu yolda yürümeye devam ediyoruz.

My Trend ne tür projelere imza atar?

My Trend mimarlık mesleğinin gerektirdiği her türlü nitelikli projeye ve tasarıma dair her şeyi yapar. Konut ve villa projesi sürekli yaptığımız işler arasında yer alıyor. Ancak şu anda beş yıldızlı oteller, alışveriş merkezi ve ofis projeleri konusunda çok deneyimli bir ofis konumuna sahip olduğumuz için yurt içinden ve yurt dışından bu tür projeler bize daha çok gelmektedir.

Tasarım felsefeniz nelerdir?

Tasarım felsefemiz, yaratıcı fikirleri farklı bakış açılarıyla geliştirip kurumsal alanda projeler ve mekânlar oluşturmaktır. Çalışmalarımızın esası, fonksiyonel ve akılcı çözümleri estetikle harmanlamanın yanı sıra, cesur tasarımlı mimari projeler oluşturmaktır. Tasarım odaklı bir mimari ofisi olmakla birlikte, tek bir binadan büyük ölçekli planlama projelerine kadar uzanan geniş bir yelpazede mimari hizmetler sunuyoruz.

İşinize ilk başladığınız günden bu yana sizin için en büyük önemi taşıyan,  sizi en çok yansıtan projeniz hangisi?

Aslında her proje bizim için çok önem taşımaktadır. Çünkü bir sonraki projenin sürekliliği için bunun önemi yüksektir. Ancak konum, büyüklük ve tasarımın çok iddialı olması sebebiyle İstanbul Atatürk Havalimanı'na yakın, Basın Ekspres Bulvarında çizdiğimiz ve yapımı tamamlanmak üzere olan beş yıldızlı otel bulunmaktadır. Bu otel modern bir çizgiye sahiptir. Birçok ulusal mimarın çizdiği projeler arasından bizim projemiz seçilmiş ve uygulanmıştır. Bu otel projesinin bizi yansıttığını söyleyebilirim. Gaziantep Sanayi Odası Yönetim binası da bizim nitelikli olan projelerimizden biridir.

Projelere ilk andan itibaren yaklaşımınızı ve tasarım sürecinizi anlatır mısınız?

Öncelikle, her projede bir ana fikir ve temanın olması gerektiğini düşünüyorum. Tüm tasarım aşamalarını maksimum potansiyelde yönetmek adına; müşteri ihtiyaç ve taleplerini açık ve kapsamlı olarak algılayıp, sonrasında sıralı bir iş akışı ile projenin koordine edilmesi gerektiğini düşünüyorum. Tasarım kapsamında birden fazla alanda sorumluluk ve bilgi sahibi olmanın avantajlı bir durum olduğu kanısındayım. Bu bütüncül yaklaşım, müşteri beklentisi ile tasarım arasındaki dengeyi kurmanıza yardımcı oluyor. Proje süresince yapılan çok yönlü toplantılar, tasarımın gelişme hızını arttırırken, proje kapsamında görevli farklı firmalar arasındaki dosya paylaşımından kaynaklanabilecek potansiyel hata oranlarını da azaltmış oluyor. Ayrıca kendi içimizdeki doğru iletişim, daha verimli çalışmamıza sebep oluyor.

Ağırlıklı olarak uzmanlaştığım proje alanı diyebileceğiniz bir seçiminiz var mı?

Biz ofis olarak her türlü mimari projenin üstesinden gelecek nitelikli bir ofis konumundayız. Ancak iş yoğunluğumuz her türlü konut projesi, ofis yapıları ve beş yıldızlı otellerdir.

Uluslar arası alanda projeler gerçekleştiriyorsunuz, bu projelerinizden bahseder misiniz? Türkiye ve Gaziantep'te mimarlık sektörünü nasıl buluyorsunuz?

Evet, yurt dışında birçok projemiz var. Bu projelerin tamamı beş yıldızlı otellerdir. Bu işlerin tamamı daha önce bitirdiğimiz proje referanslarından gelmektedir. Tabi ki yurt dışında çalışmak çok zor, kanun ve kuralları iyi araştırmak gerekiyor. Ayrıca proje görüşmelerinde akıcı bir yabancı dile sahip olmanız gerekiyor. Proje süreci boyunca yurt dışına gidip gelmekte çok yorucu bir durum. Türkiye'de ve Gaziantep’te mimarlık, henüz yurt dışındaki gibi değerini bulmuş değildir. Bizim ülkemiz ve şehrimizde tasarım çok az ölçüde değer görmektedir. Bundan dolayı çalıştığımız firmaların çoğunluğu nitelikli işler isteyen firmalardır.

İlham aldığınız bir mimari proje var mı? Varsa hangisi?

İlham aldığım herhangi bir proje yok. Çünkü her proje farklı tasarım detayları gerektirmektedir. Her proje için ayrı ayrı araştırma ve tasarım ilkeleri söz konusu.

Size göre başarılı bir mimari projenin olmazsa olmazı nedir? Nelerdir?

Başarılı bir proje; fonksiyonelliği, ekonomikliği ve başarılı dış görüntüyü bir arada bulunduran projedir.

Bu sektörün avantajları ve dezavantajlarından bahseder misiniz?

Mimarlık bazı mecburiyetlerden dolayı başvurulan bir sektör gibi çalışmaktadır. Bir müteahhit belediyeden ruhsat almak için bir projeye ve mimarın imzasına ihtiyaç duymaktadır. Bu felsefe ile birçok müteahhidin çalıştığını düşünürsek nitelikli proje yapmak isteyen bizim gibi bürolar sadece ruhsat çizen mimarlık ofisleri ile eşit değerlendirilmektedir. Aslında mimarlığın şehirlerin gelişimine bile yön veren önemli bir meslek grubu olduğu bilinse tasarım tabanlı çalışan mimarlık ofisleri daha çok değer görürdü. Böyle zorluklara rağmen yapmış olduğumuz çok büyük projelerin bitirilmiş olduğunu görünce bütün zorluklara değdiğini düşünüyorum.

İleriye yönelik projeleriniz var mı?

Hayatımda sanki hep mimarlık var gibi hissediyorum. Bundan sonra da var olmaya devam edecektir. Çizdiğimiz, yapımı devam eden projelerimizin bitmesini sabırsızlıkla bekliyorum. Çünkü bu projeler ülke çapında büyük projelerdir.

Son olarak, sektöre yeni adım atan genç mimarlara bir mesajınız var mı? Neler söylemek istersiniz?

Mesleğe yeni başlayan meslektaşlarıma deneyim kazanmak maksadıyla en az beş yıl değişik ofis ve şantiyelerde çalışmalarını tavsiye ederim. Diplomanın sadece bir başlangıç olduğunu bilmeleri gerekir. İmkânları varsa yurt dışında staj yapmalarını tavsiye ederim.