Gaziantep’te ve bölgede ilk olan UPA’nın sunmuş olduğu hizmetleri UPA Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Demir FACE okurları için değerlendirdi.
United Partners (UPA) Firması olarak Gaziantep’te yeni bir oluşum gerçekleştirdiniz. Bu kapsamda öncelikle firmanızı tanıyarak röportajımıza başlayabilir miyiz?
United Partners (UPA) olarak, konsept farklılığı açısından Türkiye’de sayılı firmalar arasındayız. Yine bölgede bu konseptte bir ilkiz. Nitekim, bölge firmalarının, özellikle de büyük ölçekteki firmaların; vergi danışmanlığı, vergi planlaması, vergi ile eş zamanlı, SSK Danışmanlığı, Finans danışmanlığı ihtiyaçlarının olduğunu gördük ve değerlendirdik. Keza, Hukukta da bu eksende, birlikte hizmet verilmesi durumunda çok daha sağlıklı neticelerin ortaya çıkacağını düşündük ve dolayısıyla bizim konseptte vergi ve vergi danışmanlığı, SSK hizmetleri, finans hizmetleri, hukuk hizmetleri ve bağımsız denetim hizmetleri altında komplike bir hizmet konsepti oluşturduk. Bu çerçevede SSK Başmüfettişlerinden arkadaşları görevlerinden ayırarak kurumumuza aldık, Ziraat Bankası Müfettişlerinden, Vergi müfettişlerinden arkadaşlarımızı görevlerinden istifa ettirip kurumumuza dahil ettik. Avukat ve Bağımsız Deneticileri de bünyemize katarak konseptimizi tamamlamış olduk. Bu metod ile, saydığımız çok sayıda hizmetin eş güdüm içinde koordine edilmesini sağladık. Yani, Piyasanın ihtiyaçlarını günümüz ve çağımızın gereklerine uygun şekilde analiz ederek böyle bir yapının gerekliliğine karar verdik. Firmalar, dile getirmesler bile, bu tarz ihtiyaçlarının olduğunu öngördük. Bu vesile ile departmanlarımızı açtık ve böyle bir konsept oluşturmaya karar verdik. Böylece, piyasaya paket halinde veyahut bağımsız departmanlar itibariyle parça parça hizmetler sunuyoruz.
Gaziantep’te babadan oğula işletmeler aile kurumsallığı ile geçmektedir. Gaziantep’teki firmalara yatırımdan finansa destek sağlayacağınız konusunda firmaların geri dönüşümler nasıl oldu ?
Gaziantep sanayisinin kendisine has bir yapısı var ve daha çok aile şirketleri şeklinde organize olmuş durumdalar. Bir işletmenin, paydaşları ne kadar eğitimli olursa olsun, SSK gibi, hukuk gibi, vergi gibi, finans gibi yoğun teknik bilgi ve uzmanlık gerektiren alanlara tam anlamıyla hakim olmaları mümkün değildir. Gaziantep sanayisindeki ihtiyaç da aslında bu realiteden doğdu.Aile şirketindeki kişiler, sermayedar olmanın dışında aynı zamanda yönetimde de yer aldıkları için, ekseriyetle bugüne kadar geleneksel şekilde şirketlerini yönetmeyi tercih etmişler. “Bu alanlarda biz gerekeni yapıyoruz, ihtiyaç yok” algısı işletmelere hakim olmuş durumda. Oysa ki, sahada yaptığımız çalışmalarda, bu alanda çok da sağlıklı hizmetlerin alınmadığını görmüş bulunuyoruz.
İşletmelere yurtdışı finanslarına ulaşmaları kapsamında sunmuş olduğunuz bir hizmet var mıdır?
İşletmelerin, Yurtdışı finans kaynaklarına ulaşabilmeleri için talep etmeleri halinde İngilizce raporlama yaparak gerekli destekleri sağlıyoruz. Yurtdışı finans kuruluşlarından kredi kullanımı öncesi lojistik hizmet sunarak yapılacak işlemlere ön ayak oluyoruz.
Firmalara finansal ihtiyaçları kapsamında alabilecekleri finansal teşvikleri de haberdar edebiliyor musunuz?
Konjonktürel olarak finansal piyasalarının daralmasından dolayı şu anda para kaynaklarına ulaşma konusunda zorluklar yaşanmaktadır. Kredilerin çok da bol olduğu dönemde yaşamıyoruz. Özellikle de son bir buçuk yıldır finans kaynaklarına ulaşma konusunda sıkıntılar var. Devlet teşviklerinden yararlanma noktasında firmaları özellikle haberdar ediyoruz. İşletmelerimizi ziyaret ederek o dönem içinde çıkarılan teşvikler hakkında firmalarımızı bilgilendiriyoruz. Yine kamu bankaları tarafından verilen kredi ve borç yapılandırmalarından da aynı şekilde haberdar ediyoruz. Bunun yanında daha çok yurtdışından verilen krediler boyutuyla devam eden çalışmalarımız var. Bu konuda da müracaatı olan firmalarımıza gerekli hizmetleri sunuyoruz.
Bağımsız denetim belirli bir cironun üzerine çıkıldığı zaman hemen hemen mecburi olarak yapılması gereken bir denetim haline dönüşüyor bu konuda nasıl çalışmalarınız var?
Bağımsız denetim hizmetleri uzun yıllar boyunca daha çok yabancı menşeli firmalar tarafından ifa edildi. O zaman da Sermaye Piyasası Kurulunun gözetiminde yapılıyordu bu işler. Daha sonra Kamu Gözetimi Kurumu kurulup belli bir cironun üzerindeki firmalara bağımsız denetim, yasal zorunluluk haline getirilince bu sefer iş tabana doğru yayılmaya başladı. Dört büyük yabancı menşeli firmalar kafi gelmemeye ve bu yöndeki talepler karşılanamamaya başlandı.
Yabancı menşeli şirketler, Anadolu’da organizasyonları olmadığı için zaman zaman sahaya gelip-gitme konusunda da sorun yaşadılar. Yerel bazda biz bu eksikliği gördük. Madem bu iş, yasal zorunluluk haline geldi o zaman yerel bazda da nitelikli kapasiteli ve dışarıdan hizmete ihtiyaç duyulmadan bir organizasyon kurulabilir mi? sorusuna cevap bulabilmek adına; UPA Bağımsız Denetim AŞ’yi kurduk.
“İhtiyacın ötesinde zorunluk”
Bu durum aslında ihtiyacın ötesinde artık bir yasal bir zorunluluk. Bu konuda gördüğümüz eksikliklerden biri de fiilen denetimler yapılmıyordu. Daha çok Ankara- İstanbul firmalarına evrak gönderilerek raporlama yapılıyor ve taşeron usulü ile çalışılıyordu. Bu yöntemin de doğru olmadığına inanıyoruz. Sonuç olarak firmanın bilgileri ve mali tabloları mahrem bilgilerdir. Bu bilgilerin şehir dışına gönderilmesini, istenmeyen birilerinin eline geçme riski nedeniyle uygun görmüyoruz. Bu yüzden sahadaki çalışanlarla bu işlerin yürütülmesi gerektiğine inanıyoruz.
İlerleyen zamanlarda UPA olarak akademi kurma düşünceniz var mı bu kapsamda mesleğe yeni adım atmış kişilere akademik bilgi paylaşımı gerçekleştirilecek mi?
Bildiğiniz üzere, aynı zamanda eğitimci yönümüz de mevcut. Maliye Bakanlığı’nda çalışırken bile Gaziantep Üniversitesi’nde İşletme ve İktisat Fakültesi’nde, Vergi Hukuku, Borçlar Hukuku ve Ticaret Hukuku Dersleri, Naci Topçuoğlu Meslek Yüksek Okulu’nda da Türk Vergi Sistemi derslerini verdim. Hali hazırda da Mali Müşavirler Odası’nda staj başlatma ve tamamlama kurslarında eğitim faaliyetlerine iştirak ediyorum. Eğitim bu işin önemli bir noktası. Mevcut binamızda bu maksatla eğitim salonu da oluşturduk. Kendi bünyemizdeki yetkin kadrolarımız ile kurs ihtiyaçlarının karşılanabileceğini düşünüyoruz. Yine gündemimizde ilave bir hizmet binası daha var. Bu binada “UPA Akademi “ olarak faaliyet sürdürmek istiyoruz. Özetle, bu işin eğitim bacağını da UPA Akademi ile tamamlayarak gelecek için daha yetkin ve kalifiye elemanların yetiştirilmesini hedefliyoruz.
UPA müşterilerine danışmanlık hizmeti sunarken sözleşme imzalıyor. Bu süreçte firmaya bir danışman mı atanıyor yoksa her birim ayrı ayrı mı hizmet sunuyor?
Malum, bünyemizde çok sayıda departman var. Sözleşme imzalamadan önce firmalar ile hangi departmanlara ihtiyaç duyulduğuna yönelik ön görüşme ve analizler yapıyoruz .Hangi departmanda ihtiyaç varsa o alan için sözleşme imzalıyoruz. Şunu belirtmekte fayda görüyorum Gaziantep’te SSK danışmanlığı yönünde çok ciddi sıkıntılar var. Bugüne kadar yapmış olduğumuz değerlendirmelerde tüm işletmelerin SSK hizmet ve teşviklerinden yararlanma konusunda bir takım eksikliklerin olduğunu net olarak görmüş bulunmaktayız.
UPA olarak 2019 yılı ekonomik beklentileriniz nelerdir. Piyasaların durumun nasıl değerlendirirsiniz?
Realist bir gözle baktığımızda, 2018 yılına oranla makro ekonomik parametrelerde bir takım düzelmeler var.
Ancak ekonomik rahatlığa kavuştuk demek için henüz çok erken. Zira, finans kaynaklarına ulaşmada halen sıkıntılar var. Bütçe disiplininden taviz verilmemesi halinde kısa sürede değil ancak orta vadede bir miktar daha iyileşmenin olmasını bekliyoruz. Geçtiğimiz günlerde Merkez Bankası yıl sonu enflasyon beklentilerini revize etti. 2019 yılı sonunda, enflasyonun % 14-15 bandında kalacağını, faizlerin de enflasyonun 2-3 puan üzerinde yani %18-19 bandının altına düşemeyeceğini tahmin ediyoruz. Bu sebeple de finansman maliyetlerinin 2019 yılı sonunda da yüksek olacağı, dolayısıyla işletmelerin daha çok başa baş noktasında kalacağı ve yüksek karlar elde etme olasılıklarını ihtiyatla karşılıyoruz.
Firmaların sorunları karşısında UPA’nın sunmuş olduğu kolaylıklar nelerdir bunu bir örnek üzerinden bizlere anlatabilir misiniz?
Müsaade ederseniz konuyu somutlaştırmak ve daha da anlaşılır kılmak adına bir örnek üzerinden açıklık getirmeye çalışayım. Örneğin; bir işletmenin çalışanlarına bir kısım ücretlerini elden verdiği veyahut fazla mesailerin eksik ödediği gerekçesiyle şikayet ve dava konusu olduğunu varsayalım; işin içine eksik vergi stopajı yapıldığı için vergi ve maliye giriyor, eksik sigorta yatırıldığı için Sosyal Güvenlik Kurumu giriyor, iş davalık olduğu için işin içine mahkeme işin içine giriyor. Aslında tek vaka ve tek dosya. Ancak, tek dosya için üç ayrı kurumun ve uzmanlık alanının işe dahil olduğunu görüyoruz. Bu işletmenin bizimle çalışıyor olması durumunda; hukukçumuz, vergi uzmanımız ve sosyal güvenlik uzmanımız tek bir dosya üzerinden mutabık kalacak şekilde dosyayı inceler ve ortak çözüm üretir. Aksi takdirde işletme, dışardan SSK uzmanı, vergi uzmanı ve avukat bulmak zorunda kalır aynı dosya elden ele dolaşır süre uzar, bu üç birim arasında koordinasyonun kurulması imkanı da imkansıza yakın zordur. Bu anekdot bile bize tek elden hizmet sunmanın ne kadar önemli olduğunu gösteriyor.
UPA geniş uzman kadrosu ile farklı departmanlarda firmalara yeni binasında hizmet sunuyor. Yapımı yeni tamamlanan hizmet binanız hakkında bizlere bilgi verebilir misiniz?Aslında daha önceden de geniş bir kadromuz vardı, yine SSK, vergi, hukuk, bağımsız denetim departmanlarımız mevcuttu. Biz kurumsallaşma ve hizmetin daha eş güdüm içinde yürütülebilmesi için tam teşekküllü , donanımlı bir hizmet binasına ihtiyaç olduğunu gördük. Bu maksatla Gaziantep’in ana arterlerinden birisi olan Primemall AVM karşısında müstakil beş katlı bir hizmet binası inşa ettik. Binamız geçtiğimiz yılın sonunda faaliyete girdi. Binamızda; SSK departmanımız, hukuk departmanımız, vergi departmanımız, bağımsız denetim departmanımız, finans departmanımız bulunuyor. Keza, binamız içerisinde; arşivinden eğitim ve toplantı salonuna kadar bölüm başkanlarının müstakil odalarından tutun da departman çalışanlarının çalışma alanlarına kadar, yemekhanesinden ibadet alanına kadar bir bütün halinde mevcut. Doğrusu, Gaziantep’in güzide işletme binalarından birisi oldu. İşletmelerimiz için fedakarlık yaptık diyebiliriz. Şehrimizde de bölgemizde de ilk olmanın haklı gururunu yaşıyoruz. Daha iyisini yapıncaya kadar en iyisinin biz olduğunu düşünüyoruz.