“Risk almadan başarı olmaz” sözüne vurgu yaparak sorularımıza cevap veren Sn. Cevdet Akınal’ın röportajı sizlerle.

CEVDET AKINAL KİMDİR  ?

16.08.1955 yılında Gaziantep’te doğdum.3 erkek kardeşiz. İlkokulu Kayacık İlkokulunda orta ve lise öğretimimi de  Gaziantep Lisesi’nde okudum.1973 yılında İstanbul İktisadi Ticari İlimler Akademisi Maliye Muhasebe Bölümüne girdim.1977 yılında mezun oldum. Evli 2 kızım 3 torunum var.

-Öncelikle çalışma hayatınız ile başlamak istiyoruz. Sn.Akınal Türkiye çapında güçlü bir sektörün öncülerindensiniz,Bize çalışma prensiplerinizden biraz bahsedermisiniz?

1978 yılında Gaziantep’e döndüm.220 yıldan bu yana Dedemler ve Babamların yürüttüğü kundura malzemesi işine ilave olarak toptan ayakkabı pazarlama işine başladım.1985 yılında bir tane PVC enjeksiyon makinası alarak Gaziantep Ünaldı mevkiinde spor ayakkabı üretimine başladık. İlerleyen yıllarda 4 makinemiz oldu ve SABO terlik üretimine akabinde de ihracata başladık.

2000 yılında Gaziantep Organize Sanayi Bölgesi (OSB) ‘ye taşındık Şu anda OSB ‘de PVC polorita,eva terlik ve bunların keten ve spor ayakkabılarını üretiyoruz.Dedemin babamlara ,onlarında bize verdiği öğütler doğrultusunda sektörümüzün önde gelen firmalarındanız.

En büyük prensibimiz olan doğruluk,dürüstlük,işimizi sevme ve çalışkanlığımızla AKINAL BELLA ‘yı Türkiye’nin sayılı firmalarından yaptık.Bundan sonraki amacımız ise markamızı dünya pazarlarına açmak.

 -Ürün yelpazesi olarak çeşitliliğe önem verdiğinizi biliyoruz ve bu önemli bir araştırma gerektiriyor.Üreteceğiniz ürünleri tasarlarken ne gibi süreçler izliyorsunuz ?

Ürün yelpazemiz çok geniş ve bunu hazırlarken ilk başta piyasa araştırması yapıyoruz.Bu araştırmayı Türkiye’den başlayarak Avrupa da ve Uzakdoğu da gerçekleştiriyoruz.Geniş bir AR-GE kadromuz var bunun yanında yurt dışı ve yurt içi müşterilerinden gelen talepler doğrultusunda her yıl ürünlerimizin çeşitlerini genişleterek üretip satışa sunuyoruz .

 -İş yaşamınızda birçok engelle karşılaşmış olmak bir sanayiciye ne gibi tecrübeler katıyor?

 İş yaşamı engelsiz olmaz.Tabii ki çeşitli engellerle karşılaştık ve zaman geçtikçe her konuda tecrübe kazanıyoruz. Gaziantep OSB ‘de üretim yapmanın ve sektörümüzün zorlukları var.Ve bu zorluğun en önemlisi de üretim maliyetlerinin yüksek olmasından dolayı diğer firmalar arasında haksız rekabet yaşamak.Bu zorluğu da kalitemiz ve çeşitliliğimizle aşmaya çalışıyoruz .2007 yılında Jandarma Genel Komutanlığının “Terlik” ihalesini aldık ve yıl itibarıyla o zamanda çok büyük üretim ve emek gerektiren bir ihaleydi.Üretimi yaptık ve ürünümüz çok küçük bir hatadan dolayı orada fiziki muayeneden geçemedi ve bu ürünleri kabul ettiremedik. Bu sonuç firmamıza büyük deneyimler kazandırdı.2007 yılından sonra böyle bir problem ile karşılaşmadık.

-Risk,hırs ve Gaziantep sizin için kısaca ne ifade ediyor ?

Risk+Hırs = GAZİANTEP. Risk demek yatırım ve para kazanmak demektir.Hırslı olmaz ve risk alamazsanız dolayısı ile yatırım yapamazsınız. Daha doğrusu risk almadan başarı olmaz. Biz Gaziantep sanayicileri olarak hırslıyız ve risk almayı seviyoruz çünkü biz GAZİANTEPLİYİZ. Gaziantepli olup da girişimciği düşünmemek mümkün değil,girişimci olunca mutlaka yatırım kendiliğinden geliyor.Yatırım yaparken de bankaların Gaziantep’e verdiği desteği küçümsememek gerekiyor.

 -Akınal  Ayakkabıcılık  bünyesinde yeni markalarınızda şu an gündemde.İhracatınızda en çok hangi ürünleriniz tercih ediliyor.?

2015 yılının 2.yarısından itibaren firmamız bünyesinde TERLEX,GRAYMAX ve POİR markalarını yarattık. Akınal Bella markamızın yüksek bilinirliği ve kalitesinden dolayı halkımızın tercihi durumundayız En önemli prensiplerimizden bir tanesi de bu konumumuzu koruyabilmektir. Ürettiğimiz terliklerde sadece Akınal Bella markasını kullanıyoruz .TERLEX markası ile de  üst segment olarak terlik üretimi gerçekleştiriyoruz.

Türkiye’de ilk defa uzak doğudan ithal olarak gelen spor ayakkabı tabanlarını üretmeye başladık ve bununla beraber bugün spor ayakkabı markalarımız olan GRAYMAX ve POİR ‘de de kendi ürettiğimiz tabanları kullanarak markalarımızı hayata geçirdik .İhracatta şu an en çok AKINAL BELLA olarak terlik ihracatı gerçekleştiriyoruz.Genelde İspanya,İtalya,İngiltere,Fransa,Almanya,Romanya,Yunanistan Hollanda,Kostarica,Irak,Suudi Arabistan ve Türkiye Cumhuriyetleri’ne ihracat gerçekleştirmekteyiz.

-Aile şirketlerini koruyarak büyütmek günümüzde en önemli ticari argümanlardan sayılıyor.İyi bir aile şirketi’nin, bireysel yatırımlara göre daha iyi oluştuğunu düşünüyor musunuz? Ve bu konuda firmanız nasıl bir ilke ile hareket ediyor?

Birlikten kuvvet doğar atasözümüzden hareketle bir de buna nasibi ilave yaparsak daha fazla söylenecek söz bulamayız Aile şirketi demek her şeyi paylaşmak ortaklaşa yapmak demektir.Yalnız burada aile şirketlerinde karşılıklı güvenin,saygının,alışkanlığın ve işine sahip olmanın ön planda olması gerekir.Bu kriterlerin hepsi birleşince aile şirketinin başarısı kaçınılmaz olur.

 

-Başarıya ulaşmış bir işadamı olarak birçok önemli Sivil Toplum Kuruluşlarının da üst düzey yönetici kadrosunda görev yapıyorsunuz.Bu gibi görevlerin sizce bir işadamına ne tür katkıları oluyor ve önemini nasıl değerlendiriyorsunuz ?

15 yıldan bu yana Gaziantep Sanayi Odası(GSO)’nın meclisindeyim.12 yıldan bu yana da GSO Başkan Yardımcılığı görevini yürütmekteyim. Gaziantep Sanayi Odası Yönetim Kurulu olarak,Gaziantep için çok başarılı işler gerçekleştirdiğimiz kanaatindeyim.10 yıl Gaziantep OSB Müteşebbis Heyeti’nde bulundum ve Yönetim Kurulu Başkan .Yardımcılığı yaptım. Burada da 2 tane büyük OSB ‘yi yani 4. ve 5. bölge OSB’lerini sanayicilerin hizmetine açtık.Bunun dışında gerçekleştirdiğimiz projelerle sanayicilerimize katkıda bulunduğumuzu düşünüyorum.Bu gibi Sivil Toplum Kuruluşların da çalışmak büyük özveri ve fedakarlık isteyen bir iş. Ben bu fedakarlığın hepsini memleketim Gaziantep için yaptım ve yapmaya da devam edeceğim.

 -Son zamanlarda Gaziantep sanayisini nasıl görüyorsunuz?

Gaziantep sanayisi dimdik ayakta duruyor ve OSB ‘deki sanayicilerimizin çoğu ARASA’dan gelme tüccar ve aza kanaat eden kişilerden oluşmaktadır. Organize Sanayi’de de sanayicilerimiz aynı satış politikası ile sanayimizi geliştirerek krizlere göğüs germiş olduk.Gaziantep’in Marka Şehir olması yönünde sanayicilerimizin çok büyük katkısı olmuştur. Sanayimizde üretilen çoğu ürün,dünya piyasalarına ihraç edilmekte ve ürün çeşitliliğinden dolayı Gaziantep’e gelen müşteri sayısı da hızla artmaktadır.

 -Gaziantep’te ticari bazda ortak aklın etkinliği konusunda neler söyleyeceksiniz?

 Ortak akıl denince Gaziantep için akla gelen ilk şey ; Gaziantep Valiliği ,Büyükşehir ve İlçe Belediyeleri’nin,Sivil Toplum Kuruluşlarının ve Milletvekillerimizin şehrin menfaatları doğrultusunda bir araya gelerek proje üretmesidir.Ve Gaziantep’in son dönemde içinde bulunduğu markalaşma projesi de bunun en büyük örneklerinden biridir.Gaziantep’te uygulanan ortak akıl tüm Türkiye’ye örnek olmuştur ve diğer şehirler bunu gıpta ve hayranlıkla izlemektedir.

-Gaziantep İş Dünyası özellikle komşu ülkelerde yaşanan son olumsuz gelişmelerin ardından yeni pazar arayışlarını sürdürüyor.Bunun Gaziantep için edinilecek bir fırsat olduğunu düşünüyormusunuz?

 Kriz ve olumsuz gelişmelerin yaşandığı dönemler bazen fırsata dönüştürebilmek için çok değerli zamanlardır. Tabi ki Gaziantep önceki sorularda da bahsettiğim gibi ürün çeşitliliğini arttırarak bunu fırsata dönüştürecektir.Komşu ülkelerde yaşanan olumsuzluklar yalnız şehrimizi etkilemedi.Yaşanan gelişmeler tüm Dünya’yı etkiledi.Hatta 9000 km uzaklıkta ki Çin’i dahi etkisi altına aldığı görülmektedir.”Yeni Pazar” arayışları daima bütün şirketlerin prensibi olması gerekir.

Türkiye ve Gaziantep, bizim sektör için Avrupa’da tercih edilmeye başlanmıştır. Bunun yegane sebebi  ise ürün çeşidinin çokluğudur. En önemlisi de verilen temin tarihinin kısalığı ve ulaşım zamanının yakınlığıdır.

-İş hayatınız da edindiğiniz tecrübelerinizin ışığında,genç girişimcilere dergimiz aracılığı ile ne gibi tavsiyelerde bulunmak istersiniz?

Gençlerimizin başarılı olması için en az iki tane lisan öğrenmesi gerekir.Kendilerini işe vererek çok çalışmaları ve zamanlarını iyi değerlendirmeleri gerekir.İşe atılmak için ve girişimcilik ruhuna hız kazandırmak amacı ile detaylı bir araştırma yapmalı, işin avantaj ve dezavantajlarını iyi analiz ederek ticari girişimler de bulunmalıdırlar. Bunun için altyapı çok önem arz ediyor.